summer wine ve selimiye

Bir yıl sonra..

Değişen yine pek çok şey oldu ama her şeye ve hatta kendime bile rağmen nisanda denize girme ritüelimi pas geçmedim bu yıl da. Deniz sıcak mıydı, hayır.. Umursadım mı pek tabi hayır! Giremediğim tüm nisanların öcünü aldım ben bir kere daha.. Hem de olmayı en sevdiğim yerlerden birinde getirdim baharı.. Canım Selimiye..

aHerkesin kendine özgü bir Selimiyesi var bence Selimiye'de; kimsenin hissettiği kimseninkiyle eş değil, az değil çok değil.. Kendine has.. Ben durduğum halini seviyorum mesela, telaşsız, koşturmasız ve yavaş.. Yavaş yavaş yürüdüğüm, yüzdüğüm, konuştuğum ve hatta düşünmeyi bile yavaştan, ağırdan aldığım..


Azıcık insan ve bir sürü masa, birkaç şezlong, üç sokak köpeği arasında belki ilk defa bir kitaba bile elimi sürmediğim durağanlıkta yüzdüm bu sefer..


Butik otellerin bile ağırdan aldığı sezonda Tamara Beach sağ olsun sığınacak şezlong bulduk verandalarında.. Bir süre gökyüzünü, bir süre denizi, bir süre insanları izledik durduk.. Bir süre gökyüzünden, bir süre denizden, bir süre de insanlardan bahsettik.. İnsanlardan bahsetmekten sıkılınca ve durmaktan da yorulunca kendimizi hani şu kartpostal gibi sokaklarda bulduk..


Bütün planlara, milimetrik hesaplara rağmen hep bambaşka şeyler yaşayıp duruyoruz ve hala ısrarla plan yapıyoruz ya hani.. Ben artık planları da ardımda bırakıyorum.. Yaz için yaptığım tek plan yüzmek olunca mesela, hayata da ters köşe yapacak daha az şey bırakıyorum.. Yani bir nevi hayat beni değil ben hayatı yoruyorum.. Şimdi o düşünsün hesabı.. 

Ölmeden önce yapılacaklar listemi yüzmeye kadar indirgediğime göre yaza hazırım bence.. 

Çantamda da yazdığı üzere "daha çok yaz, daha az pazartesi"

Bir de makul oranda summer wine..



My eyes grew heavy and my lips they could not speak
I tried to get up but I couldn’t find my feet
She reassured me with an unfamiliar line
And then she gave to me more summer wine..

p.s. https://www.youtube.com/watch?v=1OEron4rXfk








Yorumlar

  1. Güneşiyle, havasıyla kişiyi saran,
    Yağmurlarında ıslanan insan,
    Kış yorgunu toprak aşka uyanan,
    Nisan, heybetli uyanış...Ilık havasında bahar coşkusu
    Ağaç dallarında tomurcuklanma tutkusu
    Kulaklarda kuş sesleri, cıvıltısı
    Soğuk mevsimin gidişine alkış
    Kışa baş kaldırış...Uyanışta toprak, tabiat
    Aydınlığa göz açma bu
    Bir gerinme
    Bitti derin kış uykusu
    Güzele ne güzel yakarış...Nisan
    Kasvetlerin sonundaki sükûn
    Gece ayazlarının sürgün zamanı
    Duyguların filizlenişi
    Aşkın usu...Nisan
    Bayramdır, halaydır
    Sevda okunu geren tılsımlı yaydır...

    YanıtlaSil
  2. Ilk gittiğimde, karşıdan görünce aşık olmuştum. Senin de bahsettiğin gibi herşey yavaş herşey sakin deniz bile. Çok kimsenin bilmediği -bilmemesi çok daha iyi- bu mücevhere sahip olduğumuz için mutluyum

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Marmaris ve kapılar

Biri Anlatsın Bana Nedir Bu Normal?