kadınlar ve bisikletler
“The bicycle has done more for the emancipation of women than anything else in the world.” ~ Susan B. Anthony, Entellektüel
Bisiklet, kadınların özgürleşmesine dünyadaki diğer her şeyden daha fazla katkı sağlamıştır, demiş Susan Antony. Kadın olmak ayrı özgürleşmeyi istemek ayrı bir dert bu coğrafyada. Bir bisikletle şuur kaybı yaşayan canım toplumumuz için devrim yaratacağıma inanacak kadar iyimser değilim tabi ama kendim için sahiden bir nevi devrim oldu bu bisiklet. Ben ki konfor düşkünü olarak otuz iki yaşını geçirmiş, çalıştığı üniversite ile ev arası on dakika iken taksicilerle ahbap olmuş, başladığı tüm spor ve benzeri etkinlikleri en geç bir ayda bırakmış, spor mu yapsak diyen dost önerilerini ben spor falan sevmem diyerek reddetmiş bir insanım. Bu konformist havayla araba almam beklenirken gidip bisiklet aldımsa bu devrim değil de nedir. Çocuk niyetine kedi evlat edinen insanlarız neticede ama yine de ben bundan sonra yürümem, commute by bike takımına altın harflerle ismimi yazdıracağım demem de az şey değil hani.
İnsan bu yaşa kadar yaptıklarını yapmaya devam etmek için değiştirmez tüm hayatını.. Ben neler yapmamışım, neleri ıskalamışım ona bakıyorum bugünlerde.. Iskaladıklarımın listesini yapacak iki defterim var artık; YazKışMuğla'nın el yapımı defterleri. Her şey organik olacaktı değil mi..
Iskaladıklarım arasında baharda yüzmek de varmış; tam otuz iki sene boyunca hiç nisan ayında yüzmemişim mesela. Başım göğe ermediyse de hala hafif soğuk olan denize girince, ah dedim sahiden evriliyor, değişiyorsun..İnsan anlara büyüteçle bakmaya başlayınca kendi derinliğinde kayboluyor.. Zamana koşulsuz, şartsız güvenmeyi otuzlardan sonra bırakmak gerekiyor.. Benim için ıskaladıklarıma dönüp bakma vakti bu aralar..
Yıllar önce festivalde denk gelip izlemiştim Le Gamin au Velo filmini; Bisikletli Çocuk diye çevirmişler, soundtrack için Beethoven'ın beşinci piyano konçertosundan Adagio un Poco Mosso yu seçmişler; bu yazının da fon müziği bu olsun. Hayatı boyunca tek bir kadın seven ve onun da ismini kimseye söylemeden ölen Beethoven hatırlatsın bize ertelememeyi..
Hayat on vitesli bir bisiklet gibi; çoğumuzun hiç kullanmadığı vitesleri var diyen Schulz'u haksız çıkarıp neyimiz var neyimiz yoksa kullanma, keşfetme vakti..
kalın sağlıcakla..
YanıtlaSilbir kadını ortadan ikiye böl…
yarısı annedir,
yarısı çocuk,
yarısı sevgili
yarısı aşk...
duyanlar bunu bilmez,
görenler anlamaz bunu!
yarısı rivayettir,
yarısı gece.
demiş üstat Cemal Süreya
canim cem.. 💜 bir kadin ne cok sey demektir degil mi..
SilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilYazınıza nette bir şeyler araştırırken denk geldim ve yüzümde gülümsemeyle okudum. Çok güzel ifade etmişsiniz. Bisiklet mutlu bir hayata atılan sadece bir adım. Gerisi pedal çevirdikçe öğreniliyor. Benimde bir bloğum var sizinle paylaşmak isterim.. Sağlıcakla kalın..
YanıtlaSilhttp://pinokyobisikletim.blogspot.com.tr/
cok mutlu etti yorumunuz beni.. hemen bakiyorum blogunuza 💛 ne cok ihmal etmisim buralari meger.. bana da bir geri dön cagrisi olsun bu 😊
SilNe güzel bir şey oldu bu dönüşünüzde payım olması... Sizde marmaristen sanırım bende izmirden egeli sıcaklığı bu:)))
Sil